Ms hastalığı nedir?
Belirtiler merkezi sinir sisteminin sertleşmiş doku oluşan bölümüne göre değişkenlik göstermektedir. Bu belirtiler başka bir hastalık...
MS en fazla 20-40 yaş aralığındaki yetişkinlerde görülmektedir; 5 yaş altı ve 50 yaş üstü kimselerde ise çok nadir rastlanan bir hastalık olduğu biliniyor. Bu hastalığa neyin yol açtığı tam anlamıyla bilinmiyor ve henüz kesin sonuç iyileşme sağlayan bir tedavisi de bulunmuyor. MS hastalığının kadınlarda görülme olasılığı erkeklere oranla yüksekken; sıcak kısımlarda yaşayalarda soğuk bölgelerdekilere göre daha saz rastlanıyor. Beynimizin merkezi sinir sistemi vasıtasıyla organlarımıza göndermiş olduğu mesajların sertleşmiş dokular nedeniyle eksik gönderilmesi yahut gönderilememesi sonucu kontrolün kaybedilmesinin bu hastalığa neden olduğu iliniyor.
MS hastalığının belirtileri
Belirtiler merkezi sinir sisteminin sertleşmiş doku oluşan bölümüne göre değişkenlik göstermektedir. Bu belirtiler başka bir hastalıktan kaynaklanabileceği için doktora danışmadan sonuca varmak yanlış olur. Hastalığın kesin nedeni bilnmemekle birlikte en fazla kabul gören üç teori var olan; hastalığın virüs saldırıları sonucu oluştuğu varsayımı, bağışıklık mekanizmasının yanlışlıkla vücut dokularına saldırması (Oto-immun reaksiyon) sonucu oluştuğu varsayımı ve kombinasyon, yani hem virüslerin aynı zamanda bağışıklık mekanizmasının saldırması sonucu oluştuğu varsayımıdır. Kesinleşmiş bir sebebinin olmaması, belirtilerinin insandan kişiye farklılık göstermesi hastalığın teşhisini de zorlaştırıyor. Teşhis koyabilmek için iki temel bulgu aranıyor. Birincisi merkezi sinir sisteminin iki yada daha fazla bölümünde hasar oluşması ile el ve ayaklarda titreme, hissizlik, güç kaybı veyahut felç oluşumu; ikincisi ise kendi kendine iyileşmeler ve kötüleşmeler olarak tanımlanıyor.
Bahsi geçen belirtilerden bir ya da bir kaçının sizde yada çevrenizdekilerde var olduğunu düşünüyor iseniz daha çok gecikmeden bir doktora başvurmanız yararınıza olabilecektir; çünkü tüm hastalıklarda olduğu gibi MS hastalığında da erken teşhisin tedavi açısından pek önemli olduğu biliniyor.