Anksiyete tedavisi nasıl yapılır?

Günlük hayatımızdaki çok sıkıntı kaygılanmamıza neden olabilir. Kaygı her hangi bir tehlike halinde endişelenip hızlı karar vermemizi sağlamaktadır. Kaygının normal olması baş edilebilmektedir düzeyde olması ile anlaşılır.

Kaygı bozukluğu psikiyatriste başvurulduktan sonra tedavi edilebilen bir hastalıktır. Hastalığın başlangıçta tanılanıp tedavi edilmesi hasta için gayet önemli ve yararlıdır. Tedavinin amaç hastadaki gerginliği ve kaygıyı azaltıp sağlıklı düzeyde yaşanmasını sağlanmaktır. Psikiyatrist belirtilerin başka hastalıktan kaynaklanmadığına emin oluktan sonra tedaviye başlar. Çoğunlukla bağımlılık riski ve yan etkisi olmayan hastaya münasip antidepresan gibi psikolojik ilaçlar tedaviye destek olur.

Türlü kalıtımsal, beynin kimyası ile ilgili sorunlar, üzücü ve stresli yaşam olayları gibi psikolojik nedenlerde oluşan bir hastalıktır. Tanılanmasında genel olarak baş ağrısı gibi kaygı bozukluğuna eşlik eden rahatsızlıklar için psikiyatrist dışarısındaki hekimlere başvurulur ve hekimler tarafından araştırıldıktan sonra psikolojik boyut saptanarak psikiyatriste yönlendirilir.

Kaygı bozukluğuna sahip kişiler; yorgunluk, aşırı endişe, dikkat eksikliği, uyuyamama ve uykuda sürekli uyanma, baş ağrısı aşırı terleme gibi belirtiler gösterirler.

İlaçlar tedavide yalnız olarak etki gösterildiği gibi bazı gerektiği hallerde bilişsel davranışçı psikolojik terapi ile desteklenir. Terapi ile kişinin negatif düşünme ve davranış şekilleri değiştirilmeye çalışılır. Nefes ve gevşeme egzersizler ile hasta rahatlatılır. İkisinin beraber uygulandığı tedavide %90 a kadar başarı sağlama olasılığı mevcuttur. Belirtiler tam düzelene kadar tedavi bırakılmamalıdır. Tüm belirtiler ortadan kalktıktan sonra da asgari 1 sene daha tedavinin sürdürülmesi önerilmektedir.

Anskiyete yani kaygı bozukluğu; kişilerin olaylara hakkında aşırı ve duruma münasip olmayan düzeyde endişe duymasıdır. Kaygı bozukluğuna sahip kişiler istemeseler de her halde en kötüsünü düşünmeye alışmışlardır. Bunu denetleyemezler. Kaygının yüksek düzeyde olması şahısların sosyal hayatlarında zorluk çekmelerine neden olur. Bu hal minimum 6 ay süresince kişide görüldükten sonra bu tanıyı alır. Yaş gruplarına göre en fazla yaşlılıklarda görülebilen bir kişilik bozukluğudur.

İlaçlar doktor gözetimi altında kullanılmalıdır. Psikiyatristin belirlediği dozda alınmalıdır. İlacın yeterli gelip gelmediğine psikiyartrsile karar verilmelidir. Bu ilaçlar reçete ile alır. İlaçlar kullanılmış olduğu zamanda birkaç hafta içinde etkisini göstermektedir.