Kaval nasıl çalınır?

Kaval çalınmasında diyafram nefesinin kullanılması gerekmektedir. Bunu yapmak için kaval çalan kişinin seviyesi ne olursa olsun günlü...

 

Orta Asya’daki Türk uygarlıklarından beri bilinen ve çobanların koyunları sakinleştirmek için çalmasından ötürü çoban çalgısı olarak da tanınan kaval, daha fazla şimşir ağacından yapılmış olan üflemeli bir çalgıdır. Türlü boylarda yapılabilen kavalların altında 1 adet, üzerinde ise 7 adet deliği bulunmaktadır. Ek olarak kavalın üst bölümünün ucunda “cin deliği” ve “şeytan deliği” adı verilen iki adet delik daha vardır. Lakin bu delikler akort delikleri olup kavalın çalınması esnasında kapatılmazlar. Kavallar dilli ve dilsiz olarak ikiye ayrılırlar. Dilli kavalların ucunda ses üretimi için bir kamış veyahut dil bulunmaktadır. Dilsiz kavalların içi ise neyde olduğu gibi boş olup bu kavaldan nefes teknikleri ile ses çıkartılır.

Kaval çalınmasında diyafram nefesinin kullanılması gerekmektedir. Bunu yapmak için kaval çalan kişinin seviyesi ne olursa olsun günlük nefes egzersizleri yapmalıdır. Yeni başlayanlar için en ideal nefes çalışması, her nota için uzun üflemeler halinde olmalıdır. Bu çalışmalarda sesin dalgalandırılmadan düz ve uzun biçimde çıkartılması hedeflenmelidir. Ek olarak yeni başlayanların parmaklarını hızlandırmaları için en ideal egzersizlerden biri, gamların yavaştan başlayıp hızlanacak halde, pesten tize veyahut tizden pese doğru hatasız bir biçimde çalınmasıdır.

Kaval üstünde bulunan değişik çaplardaki delikler kapatılarak notalar oluşturulur. Bu deliklerin kapatılmasında blok flütte olduğu gibi parmakların uç bölümleri kullanılmaz. Parmakların boğuöları ile ve parmaklar kırılmadan delikler kapatılır. Etli kısımların delikleri tam anlamıyla doldurup kapatmaları gerekmektedir. Aksi durumda boşluk kalan deliklerden ötürü kavaldan bozuk sesler çıkacaktır. Kavala doğru halde üflenmesiyle ve deliklerin belli pozisyonlarda kapatılmasıyla beraber notalar oluşur. Kavalda nefes şiddeti arttırılıp azaltılarak, baş sağa sola hareket ettirilerek, kaval dudağa yaklaştırılıp uzaklaştırılarak ve perdeye basan parmaklar hareket ettirilerek notalarda değişiklikler ve nüanslar yapılmaktadır.

 

Kaval, her iki elin başparmakları alttan kavalı destekleyecek biçimde ve diğer parmaklar kavalın üzerinde kalacak halde tutulur. Sağ elini kullananlarda sağ elin aşağı pozisyonda olması ve kavalın sağ tarafa doğru tutulması; sol elini kullananlarda ise sol elin aşağı pozisyonda olması ve kavalın sol tarafa doğru tutulması gerekmektedir. Bu biçimde tutulan kavalın ağzı, baş düz pozisyonda karşıya doğru bakarken, sağa veya sola doğru 45 derecelik açı yapacak halde dudaklara dayanır. Ek olarak kavalın ucu ne karşıyı göstermeli, ne de yere bakmalıdır. Kaval çok geriye yahut çok öne doğru da tutulmamalı, kollar vücudumuza temas etmeyecek biçimde olabildiği miktardai olabildiği ölçüde rahat bir pozisyonda tutulmalıdır. Kaval oturulacak çalınmak isteniyorsa, nefesi doğru şekilde kullanabilmek için, diyaframa baskı yapmayacak halde dik bir pozisyonda oturulması gerekmektedir.

 

Doğru tutuş sağlandıktan sonra kavaldan ses çıkartmak için kavala üflenmesi gerekmektedir. Bunu yapmak için dudaklar “u” veyahut “ü” harfini söyler gibi ileriye doğru uzatılmalıdır. Kavalın ucu ise bu biçimde pozisyon almış dudakların üçte birini veyahut yarısını kapatacak halde, çalma pozisyonuna göre sağdan yahut soldan dudaklara dayanmalıdır. Doğru pozisyon alınınca kavalın ağzının karşı duvarına üflenmek suretiyle kavaldan ses çıkartılır. Şurada önemli olan, havanın kavalın içine, doğru şekilde ve şiddette üflenmesidir. Yapılmış olan pozisyon hatalarından ötürü kavaldan bozuk sesler çıkabilir lakin yapılmış olan denemelerden sonra kavaldan doğru ses çıkartılmaya başlanması zor olmayacaktır.

 
 
 

Dilerseniz bir sonraki konumuz olan Kalemişi sanatı adlı yazıyı inceleyebilirsiniz.

 
 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı.

 

Bu konu hakkında siz ne düşünüyorsunuz?