Serotonin içeren yiyecekler

Vücut tarafından oluşturulan bir sinir taşıyıcısı olan serotoninin işlevi beyindeki nöronlar yani sinir hücreleri arasındaki haberleşmeyi sağlamaktır. Bunlara yani nöronlar arasındaki iletişimi sağlayan kimyasallara nörotransmitter denir. Serotonin, halk dilinde mutluluk hormonu olarak bilinir. Vücut serotonini kendisi üretir. Bununla birlikte, serotonin üretimini destekleyen bazı aktiviteler ve besin öğeleri de vardır.

Bazı kaynaklarda serotonin üretimini destekleyen kimi besin öğelerinin de olduğu belirtilmiştir. Örneğin Omega 3 yağ asitleri serotonin üretimini tetikleyici özelliktedir. Bu yağ asitleri açısından zengin kaynaklar özel olarak balık, ceviz ve keten tohumudur. B vitamini açısından zengin besinler de çoğunlukla serotonin üretimini teşvik eder. B grubu vitaminler; tahıllar, böbrek, karaciğer, ceviz, yumurta, kepek ekmeği, pirinç, bezelye, yerfıstığı ve sütte bulunur. Serotonin, triptofan adı verilen bir maddeden yapılmaktadır. Bu yüzden serotoninin salgılanmasının artışı için triptofan içeren besinlerin tüketimi de etkili olmaktadır. Somon, taze ton balığı, tavuk ve hindi triptofan için pek güzel kaynaklardır. Çikolatada bol bulunan triptofan, serotonine dönüşerek mutluluk verir. Yumurta serotonin üretimi için gereken amino asitleri ve esansiyel yağ asitlerini içermektedir. Yumurta dışında peynir çeşitleri ve süt de triptofan içerir. Meyvelerden muz (benzer zamanda potasyum kaynağıdır), kivi, ananas, muz, erik, greyfurt, mango ve kavun serotonin üretimini arttırır. Sebzelerden mısır, brokoli, karnabahar ve ıspanak (folik asit eksikliğinde vücut yeterli serotonin üretemez, o neden ile ıspanak doğal antidepresandır) serotonin açısından zengindir. Ceviz, serotonin üretimi için çok yararlıdır. Son olarak mercimek, nohut, bezelye gibi gıdalar da iyi birer serotonin kaynağıdır.

Serotonin hormonunun vücudumuzda salgılanmasını arttıran şeylerin başında gün ışığı gelir. Yapılmış olan araştırma sonuçları gün ışığına daha fazla maruz kalan kimselerin serotonin seviyelerinin daha yüksek olduğu ve buna bağlı olarak daha enerjik, dinç olduklarını göstermiştir. Kapalı ve karanlık yerlerde ise serotonin düzeyi azalır; özel olarak kış aylarından depresyon artar.

Triptofan içeren besinler diğer besinler ile karıştırmadan yenmelidir ki diğer amino asitlerle yarışmadan vücut triptofanı daha rahat metabolize edebilsin ve serotonin salgılanması artabilsin. Örneğin patatesin yanında peynir ya da yoğurt yenmemesi münasip olandır.Çünkü karbonhidrat, serotonin maddesinin beyinde serbest kalmasını sağlamaktadır. Lakin buna protein eklendiğinde tam tersi bir etki yaparak serotonin üretimini önlemiş olur. 

Serotonin seviyeniz normalse enerjiniz yüksek olur, zinde ve iyi hissederseniz. Bu hormonun salgılanması yalnızca duygu durumumuzu dengelemez, benzer zamanda sosyal ilişkileri, dikkat, uyanıklığı da dengeler. Serotonin artışı kişide depresyon ve uykusuzluk şikayetlerini azaltır. Buna ek olarak kalp kapaklarına, kalbe ve damarlarına etkileri vardır. Kadınların adet dönemindeki migrenin serotonine bağlı olduğu düşünülür. Çünkü böyle anlarda östrojen düşerken serotonin de düşer ve serotonin düşüşü damar kaslarında genişlemeye; beyindeki damar kaslarının genişlemesi de baş ağrısına neden olur. Ek olarak serotonin, süt salgısını uyaran prolaktin hormonunun salgılanmasını da arttıran bir hormondur. Annelerimizin bol süt vermesi için de serotonin seviyesi yüksek olmalıdır. Özetle serotonin vücudumuzun çokca sistemini etkilemektedir.

Diğer bir önemli faktör de spor yapmaktır. Yapılmış olan araştırmalarda düzenli spor yapıldığı durumda vücudumuzda serotonin salgılanmasının arttığı ve daha mutlu olunduğu tespit edilmiştir.

Son olarak önemli bulunan bir şeyi belirtmemiz gerekiyor. Kimi hapların, ilaçların (reçetesiz satılan bazı zayıflama ilaçları gibi) aşırı kulanımı ile serotonin fazla salgılanabilir. Buna serotonin sendromu denir. Bunun da aşırı iyilik durumu, vücut ısısının artışı, halüsinasyon, kalp ritminin bozulması gibi etkileri olur. Buna dikkatli olmak gerekmektedir.